Geçtiğimiz aylarda Beyoğlu’nda çöken binayı hatırlarsınız. Maalesef ne çöken ilk binaydı, ne de son olacak bu gidişle. 14 yıl öncesinde yaşanan ve acısı hala dinmemiş olan bir olayı ve sonrasını hatırlayalım hep birlikte…
Konya’da, Kurban Bayramı’nın ikinci günü olan 2 Şubat 2004 tarihinde hafızalardan silinmeyecek bir felaket meydana geldi. Akşam saatlerinde merkez Selçuk ilçesinde yer alan Zümrüt Apartmanı, büyük bir gürültüyle çöktü. 11 katlı binanın çökmesi sonrası 92 kişi hayatını kaybetti 30 kişi de yaralandı.
“Balyoza Bile Gerek Kalmadı”
Binanın bir burgu şeklinde kendi içine doğru yıkıldığını kaydeden yetkililer, malzemenin oldukça kalitesiz olduğunu dile getirdiler. Konya Dağcılık Arama-Kurtarma Kulübü Başkanı Arif Solmaz: “Balyoza bilek gerek kalmadı. Demir çubuklarla deliyoruz. Bina burgu yaparak çöktüğü için katları tahmin etmek de çok zor. Biz 3-4 gün daha enkazdan canlı çıkabileceğini düşünüyoruz.” açıklamasını yaptı.
Henüz 10 yaşında bile olmayan Zümrüt Apartmanı sakinlerinden bazıları binada çatlaklar bulunduğunu, hatta bina için çürük raporu olduğu yönünde söylentiler duyduklarını iddia ettiler.
Başlıklar
Toggle“Buzdolabının Yerinin Değişmesi Bile Yıkmış Olabilir”
Türkiye Yapı Kooperatifleri Merkez Birliği (TÜRKKONUT) Genel Müdürü Selahattin Örf, Zümrüt Apartmanı’nın enkazına medya önünde taşıma gücü testi yaptı. Binanın demir kalitesi standardın üzerinde çıktı ancak beton kalitesi en az değerin neredeyse yarısı kadar bir değere sahipti.
Örf: “Betonarmede özellikle taşıyıcı sistemlerde demir ve betonun birlikte çalışma özelliği vardır. Bunlardan bir tanesinin zayıf ya da uygun olmayışı binanın ayakta durma ihtimalini oldukça riske eder.” diye konuştu ve ekledi “Binanın stabilitesi o kadar kritik bir noktaya gelmiş ki, binanın yıkılış nedeni; bir dinamik yükün yer değiştirmesi, örneğin mutfaktaki buzdolabının salona taşınması olabilir ya da küçük bir zemin hareketi.”
Ayrıca Ortadoğu Teknik Üniversitesi’nin hazırladığı raporda alttaki mağazalarda bulunan bazı kolonların traşlanmış olduğu ve bunların da çöküşü tetiklediği belirtildi.
Binayı Yapan ve Denetleyen Aynı Kişi
Önce kayıplara karışan fakat kardeşinin emniyet güçlerine yardım etmesiyle yakalanan müteahhit Ali Vedat Kaya’nın aynı zamanda binanın fenni mesulü olduğu ortaya çıktı. Selçuklu Belediye Başkanı Adem Esen tepkilerin yersiz olduğunu belirterek, “Aynı kişi hem müteahhit, hem fenni mesul nasıl olur?’ diye bana sormayın. Bu yasaların izin verdiği bir konu. Bunu düzeltilmesi gerek.” dedi. Ayrıca binayla alakalı taşıyıcı sistemiyle alakalı herhangi bir şikayet almadıklarını ekledi.
Ali Vedat Kaya’nın müteahhitliğini yaptığı aynı bölgede bulunan Kabataş Sitesi’ndeki binaların da çökme tehlikesine karşı daha önce boşaltıldığı ve kolon takviyesi yapıldıktan sonra yeniden ikamete açıldığı ortaya çıktı.
Soruşturmaya Engel
Olay sonrası Mülkiye müfettişleri tarafından hazırlanan raporda, belediye başkanı Adem Esen başta olmak üzere Selçuklu Belediyesi’nin ilgili personellerinin ihmali olduğu; binanın ruhsata uygun olmadığı belirtildi ve soruşturma açılması istemiyle İçişleri Bakanlığına başvuruldu.
Ancak İçişleri Bakanlığı savcılık ve müfettişlerden gelen soruşturma isteklerini 28 Mart 2004’te yapılan yerel seçimleri göz önüne alarak beklemeye aldığı iddia edildi. Söz konusu izinler nisan ayı sonuna doğru çıktı.
“Her Şeyi Usulüne Göre Yaptık”
30 Nisan 2004’te ilk duruşma görüldü. Davalı Ali Vedat Kaya, her gün gidip kontrol ettiğini ve inşaat aşamasında eksik malzeme kullanmadıklarını belirtti.
Kolonlarla ilgili olarak ise, “İnşaat yapım sırasında kolon ve kirişler, yanında bulunan diğer inşaatlara oranla küçüktü. Belediyeden onay çıktığı için üzerinde fazla durmadık.” dedi.
Kooperatif olduklarını ve iş takibini muhasip üye İsmail Hakkı Canlıer’in yaptığını söyledi.
Canlıer ise, ”İnşaatı özel olarak denetleyen bir mühendis yoktu. Mimar olduğu için bu görevi Vedat Kaya yürütüyordu. Belediye görevlileri ise kontrol için inşaata hiç gelmedi. Sadece bittikten sonra onay vermek için gelip gittiler. Yapım sırasında su basmanını kontrol için bile gelen olmadı” diye konuştu.
5 Yıl Hapis
2007 yılında sona eren davada müteahhit Ali Vedat Kaya 5 yıl, taşeron İsmail Hakkı Canlıer 4 yıl, proje sorumlusu Halil İbrahim Elliiki de 2 yıl, belediye görevlileri Zeynel Ünal, Hüseyin Çopur ve Maide Dönmez hakkında da 2 yıl hapis 440’ar YTL para cezası verdi.
Sanıkların cezaevinde bulundukları sürelerin aldıkları cezalardan düşüleceğini açıklayan mahkeme ayrıca belediye görevlilerinin cezalarını da erteledi.
Ayrıca Selçuklu Belediyesi’ne mağdur aileleri tarafından açılan davalar sonucunda kusurlu bulunan belediye tarafından mağdurlara 5 milyon liraya yakın tazminat ödendi.
Enkazın Kaldırılması Sonrası
Zümrüt Apartmanı’nın yıkıldığı alan 2013 yılına kadar boş kaldı. Apartmanın enkazında her yıl düzenlenen anma törenlerinde apartmanın bulunduğu alana faciada hayatını kaybedenler için anıt yapılması istendi. Bu doğrultuda Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek ise 2007 yılında basında çıkan haberlerde, mağdurlara hisse karşılığı daire verileceğini belirterek apartmanın bulunduğu yere belediye tarafından yapı kontrolü laboratuarı ve bir anıt yapılacağını açıkladı. Ancak hissedarlar ile belediye arasında anlaşma sağlanamayınca bu girişim sonuçsuz kaldı.
2013 yılında Zümrüt Apartmanı’nın yerinde yeni bir apartman inşaatı başladı ve 2014 yılında tamamlandı. Binayı yapan firmanın web sitesinde, “Konya’nın merkezi Kerkük Caddesinde bulunan projemiz Zümrüt Apt. faciasını bir nebze hafifletmiştir.” ifadeleri yer almakta.