Otomobil teknolojileri, ilk günden bu yana dur durak bilmez bir gelişim içinde. 1760’lı yıllarda başlayan serüven geçen yüzyılda büyük bir yol kat etti.
Bugün sizleri yüz yıl öncesine, hatta biraz daha ötesine götüreceğiz. Yaptıkları buharlı otomobilleriyle ünlenen, ancak dramatik bir şekilde daha sonra bu işlerden elini eteğini çeken Stanley Kardeşleri anlatacağız.
Fakat onları anlatmadan önce buharlı otomobiller tarihiyle alakalı kısa bir bilgilendirme turu atalım.
Başlıklar
ToggleTarihçe
Fransız Nicolas Joseph Cugnot’un 1769 yılında icat ettiği ilk otomobil, Fransız ordusuna yardım etmek üzere tasarlanmış, saatte 2 mil(=3,2 km) hızla hareket eden ve durmadan 15 dakika ilerleyebilen bir araçtı.
Buharlı otomobillerle ilgili ilk patent ise 1798 yılında ABD vatandaşı olan Oliver Evans tarafından alındı.
1801 yılında Richard Trevithick, ortaya çıkardığı otomobille İngiltere yollarında gezmeye başlamıştı. Ne var ki yolların oldukça bozuk olması sebebiyle otomobil sevdasını rafa kaldırarak lokomotif üzerine çalışmaya başladı.
Size buharlı araçların çalışma prensibinden yola çıkarak ilginç bir bilgi verelim. Bu araçların çoğunun arkasında suyun kaynamasına yarayan bir kazan vardı. Araç hareket etmeden önce suyun yeterince ısınması için bu kazanın altında bulunan ocağın yakılması gerekirdi. Bu sebeple buharlı otomobil kullanan kişilere Fransızca “yakan kişi” anlamına gelen “Chauffer” deniliyordu. Yani bizlerin kullandığı “Şoför” kelimesi.
Şimdi sıra Stanley Kardeşlerde.
1896 Sonbahar Fuarı
Freelan Oscar ve Francis Edgar Stanley kardeşler 1896 yılında Brockton, Massachusetts’te gittikleri fuarda buharlı otomobillerle tanıştılar. Daha önce böyle bir araç görmeyen ve hakkında hiç bir fikre sahip olmayan Stanleyler, araçlardan oldukça etkilendiler.
Yenilikler peşinde koşan iki kardeş, daha önce röntgen filmleriyle alakalı bir işe girişmişseler de bunda pek başarılı olamamışlardı. Aile geleneği olarak sürdürdükleri keman üretiminden kazanç sağlıyorlardı ancak, bu onlar için daha çok hobi gibiydi.
İlk Araç ve Sonrası
Fuardan büyülenerek çıkan ikili, 1897 yılı Eylül ayında ilk buharlı araçlarını ortaya çıkardılar. Buharlı makineler hakkında elde ettikleri bilgilerle, dışarıdan aldıkları parçaları birleştirerek gurur duyacakları bir işe imza atmışlardı.
Yaklaşık 350 kg ağırlığındaki ilk göz ağrıları; motoru, kocaman kazanı ve iki kişilik koltuğuyla birlikte oldukça hantal bir görünüme sahipti.
Aracın ağırlığını düşürmek ve hantal görünümünden uzaklaştırmak için kendi motorlarını üretmeleri gerektiğine karar verdiler, çünkü piyasada onların istedikleri kadar küçük motor ve kazan yoktu.
Bunun için öncelikle buharlı makineler hakkında ulaşabildikleri her bilgiye ulaştılar. Sıra, öğrendiklerini uygulamaya geldiğinde ise ortaya 18 kg ağırlığında bir motor ve 41 kg’lık kazan çıktı. Bu değerler onların öngördüğü azami sınırın çok çok altındaydı.
İlk otomobillerini hafifleten kardeşler çok geçmeden ikinci araçlarını da yaptılar. İkiz kardeşlerin arabaları da tıpatıp birbirlerine benziyorlardı.
1898 Boston Oto Fuarı
Stanley Kardeşlerin kaderlerinin değişeceği yer Boston’da düzenlenen Otomobil Fuarı olacaktı. Fuarda Amerika ve Avrupa’nın dört bir tarafında üretilen buharlı otomobiller sergilenmekteydi.
Kendi zevkleri için ürettikleri otomobillerinin alacağı tepkileri merak eden ve fuara katılan Stanleyler, fuar sonunda yapılan yarışmada birinci gelince kendilerini otomobil dünyasının içinde buluverdiler.
Fuarın olduğu tarihten 1899 yılı sonuna kadar 200’den fazla otomobil satarak bütün otomobil satıcılarını geride bıraktılar.
Stanley Motor Carriage Company
Kardeşlerin bu başarısı pek çok yatırımcının kapılarını çalmasına neden oldu. Tekliflerle ilgilenmeyen ikili, yüksekçe bir meblağ belirleyerek bu adamlardan kurtulmayı denedi ama John Brisben Walker söyledikleri ücreti ödemeyi kabul etti.
Kurulan şirkette danışman olarak çalışan kardeşler, Walker ve ortağı Amzi Lorenzo Barber’ın iki sene sonra anlaşamayarak şirketi kapatması sonrası kendi yollarını çizmeye karar verdiler.
Yeniden aktif olarak araba yapmaya başlayacak olan ikili maalesef ki araçlarının patentlerini de satmışlardı. Bunun üzerine Stanleyler, yeni bir motor ve araç tasarlayarak 1902 yılında kendi şirketlerini kurdular: Stanley Motor Carriage Company. (Stanley Motorlu Taşıt Şirketi)
Stanley Arabaları
Üretilen ilk araçlarda vites yoktu, ayakla idare edilen pedallar hızı ayarlamak içindi. Anlayacağınız sadece hız vermek ve direksiyonu çevirmek yetiyordu.
Araçlarda vites yoktu ancak geri gitmek için ayrı bir pedal yapılmıştı. Ne var ki bozuk olan yollar kimi zaman bu pedalın sarsılmasına sebep oluyordu ve araçlar aniden geri gitmeye başlıyorlardı.
İlk defa kullananlar için Stanleylerin araçları çılgın bir deneyim oluyordu. Arabalardan inenlerin yüzlerinin bembeyaz olduğu zamanlar az değildi.
Ayrıca ilk araçların sürüş mesafesi kazanda suyun bitmesinden ötürü yalnızca 80 km idi. Daha sonra buharın dışarı verilmeyerek yeniden kazana su olarak dönmesini sağlayan bir düzenek geliştirdiler ve bu meseafeyi 480 km’ye kadar çıkarmayı başardılar.
Stanleyler, ürettikleri araçların sağlamlıkları dolayısıyla da herkes tarafından takdir ediliyorlardı. İki silindirli motorlarının en iyi yönü neredeyse hiç arızalanmamasıydı. Yıllar sonra dahi ilk günkü kadar iyi çalışıyorlardı.
Hızlı Arabalar
Fred Marriott, dünyanın ilk otomobil yarışçılarından biriydi. Stanley Kardeşlerin kariyerlerinde oldukça önemli bir yere sahip Marriott, bir dakika içinde 3,2 km yol katetmeyi başaran ilk insan olarak dünya tarihine geçmişti.
1906 yılında kırdığı bu rekoru, Stanleylerin özel olarak ürettikleri “Stanley Rocket” adlı araçla gerçekleştirdi.
1907 yılında hız rekorunu daha da geliştirmek için sahneye çıkan Marriott, 240 km/saat hıza kadar çıktığı deneme sırasında aracının yoldaki bir engele çarparak havalanması sonucu yaklaşık 30 boyunca metre havada süzüldü ve sonrasında gözlerini hastanede açtı.
Dakikada 4,82 km hız yapmayı başaran Marriott’un rekoru 2009 yılında “Dünyanın en hızlı su ısıtıcısı” lakaplı buharlı araçla Charles Burnett III tarafından kırıldı.
1899 yılında Freelan Stanley, karısı Flora’yı da yanına alarak ürettikleri araçla Washington Dağı’na tırmandı. 2 saat 10 dakika süren bu tırmanışı üç yıl sonra yineleyerek yeni araçlarıyla 27 dakikaya kadar indirdi.
Yolun Sonu
Stanley Kardeşlerin çizdikleri yolun sonu hiç de umdukları gibi bitmedi. 1918 yılına kadar durmadan çalışan ve büyük bir servet sahini olan kardeşlerden Francis, kendi yaptığı araba ile süratle yol aldığı sırada aracın hakimiyetini kaybederek bir tepeden aşağı yuvarlandı. Francis Stanley, olay yerinde hayatını kaybetti.
Kardeşinin ölümünden oldukça etkilenen Freelan, bir daha araba üretmek istemedi. Bunun üzerine fabrikayı Prescott Warren’a sattı ve elini eteğini bu işlerden çekerek başka işlerle uğraştı. 1940 yılında Colorado’da 91 yaşında hayata gözlerini yumdu.
Stanley Motor Carriage Company, kısa süre sonra dönemin benzinle çalışan araçlarıyla yarışamaz hale geldi. O yıllarda Ford marka arabalar, Stanleylerden 8 kat daha ucuza mal ediliyordu. Teknolojik olarak hamle yapayan fabrika, 1924 yılında üretime son verdi.
Ne Demişti?
Geçtiğimiz yıllarda söylenmiş ve hafızalarda yer etmiş sözleri derledik. Buradan.